“Suçum Türk olmaktı”
Cezaevinde yaşadığı zorlukları anlatan Kaygılı, “Sednaya’da 20 metrelik bir koğuşta 45 şahısla birlikte kaldık. Yemek, ilaç, kıyafet yoktu. Günde 10 bireye 5 yumurta veriyorlardı. Sabah kahvaltısı ve öğlen yemeği sırasında dayak yiyorduk. Türk olmam mahpusa atılmam için kâfi bir sebep oldu. Konsoloslukla irtibatım olduğu gerekçesiyle beni suçladılar” dedi.
“İşkence ve dayak günlük rutindi”
Dertli, rejim cezaevlerinde gördüğü azapları şu sözlerle ifade etti: “Bizi her gün sabah kahvaltısı ve öğlen yemeklerinde sopalarla dövdüler. Mahpusa girmeden evvel dilimden ve ayağımdan elektrik verdiler. İlahi adalete inanıyorum, Rabbim hakkımızı alacak.”