MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin teröristbaşı Abdullah Öcalan için Meclis’te konuşsun davetiyle başlayan “umut hakkı” tartışmaları “DEM-İmralı görüşsün” daveti ile devam etti.
Türkiye’nin gündemini sarsan davetlerin akabinde DEM Partili Sırrı Süreyya Başkan ile Pervin Buldan 28 Aralık’ta İmralı’ya giderek teröristbaşı Öcalan ile görüşme gerçekleştirdi.
ÖCALAN’IN TALEBİ ORTAYA ÇIKTI
DEM-İmralı görüşmelerinin yankıları sürerken Sözcü muharriri Hürmet Öztürk, “Öcalan’ın isteği: Cezaevi ve dağdaki PKK’lılara af çıkarılsın” başlıklı yazısında teröristbaşı Öcalan’ın cezaevlerindeki 4 bin 750 PKK’lı teröristin ve dağdaki terörist takımların affını istediğini yazdı.
1999’daki ek sözündeki talebi hatırlatan Öztürk, “Abdullah Öcalan’ı örgütü bile unutmuşken, Öcalan tekrar sahneye çıkarıldı. Öcalan, cezaevlerinde bulunan bütün PKK’lıların affedilmesini istiyor. Yalnız onlar değil, örgütün hala dağ takımında bulunan teröristlerin de şartsız olarak affedilip topluma kazandırılmasını talep ediyor” sözlerini kullandı.
Teröristbaşının 1999 yılındaki ek sözünde yer alan şunlar yer alıyordu:
“İmkanlar tanındığında gerekli bilgiyi verip, örgütü yasal çizgiye çekmeye hazırım. Bu hususta devletimizin üzerine düşeni yapması gerekir. Devletin üzerine düşen iç barışı sağlayabilmek için gerekli olan yasal düzenlemeler yapmaktır. Bunların başında af yasası, dağda ve cezaevinde olanlar için onların topluma karışmalarını sağlayacak bir af yasası gelir.”
CEZAEVİNDEKİ VE DAĞDAKİ PKK’LI TERÖRİSTLERE AF İSTİYOR
Adalet Bakanlığı’nın datalarına nazaran, şu an cezaevlerine 4 bin 750 civarında PKK’lı teröristin bulunduğunu aktaran Öztürk, “Halen Suriye’de, Irak’ın Kuzeyinde bulunan bölücü örgütün kamplarında bulunan teröristler de aftan yararlanacak. Bunun için silahlarıyla birlikte teslim olması istenecek. Örgüte katılan fakat aksiyona katılmadığını öne sürenler özgür kalacak. Teröristler kod ismi kullandığı ve hangi harekete katıldıkları tam olarak bulunmadığı için azılı teröristler bile ‘Eyleme katılmadıklarını’ söyleyip gündeme gelecek aftan yararlanabilir” diye yazdı.
Saygı Öztürk’ün yazısındaki ilgili kısım şu halde:
ÖCALAN’IN İSTEĞİ, KAPSAMLI AF
Abdullah Öcalan’ı örgütü bile unutmuşken, Öcalan tekrar sahneye çıkarıldı. Onun için “Umut Hakkı” denilen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin, yabancı ülkelerdeki birtakım mahkumlar için verdiği kararı örnek alıp tahliye edilmesi gündeme getirildi. Yalnız Abdullah Öcalan çıkmayacak, Abdullah Öcalan’ın da, devlete bazı koşulları var.
Adalet Bakanlığı yetkililerine göre cezaevlerinde hala 4 bin 750 civarında PKK’lı tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Öcalan, cezaevlerinde bulunan bütün PKK’lıların affedilmesini istiyor. Yalnız onlar değil, örgütün hala dağ takımında bulunan teröristlerin de şartsız olarak affedilip topluma kazandırılmasını talep ediyor. Bu bahiste kendisinin de örgütü yasal çizgiye çekme konusunda üzerine düşeni yapacağını söylüyor.
HANGİ HAREKETTE KİM VAR?
Halen Suriye’de, Irak’ın Kuzeyinde bulunan bölücü örgütün kamplarında bulunan teröristler de aftan yararlanacak. Bunun için silahlarıyla birlikte teslim olması istenecek. Örgüte katılan lakin aksiyona katılmadığını öne sürenler özgür kalacak. Teröristler kod ismi kullandığı ve hangi harekete katıldıkları tam olarak bulunmadığı için azılı teröristler bile “Eyleme katılmadıklarını” söyleyip gündeme gelecek aftan yararlanabilir.
Abdullah Öcalan, “teröristler için af” istiyor ancak sanki devlet bu isteği yerine getirir mi? Geçmişte “eve dönüş”, “topluma kazandırma” üzere düzenlemelerin gayesi teröristleri örgütten uzaklaştırmak, aileleri kazanmak için yasal düzenlemeler yapılmıştı. İnfaz Yasası’ndaki düzenlemeler sonucu adeta bir devir cezaevlerinde neredeyse PKK’lı kalmamıştı. Enteresandır, cezaevinden çıkan tekrar örgütün dağ takımına katılmıştı. Zira, tahliye edilenler üzerinde büyük baskı kurulmuş, örgüte katılmamaları halinde ailesini katletmekle tehdit edilmişti.
HALKIN İSTEĞİ KANIN DURMASI
Diyarbakır’da, gelişmeleri yakından izleyen iki kaynakla konuştuğumda, “Halkın isteği, kanın durması, barış ortamının sağlanması. PKK’lılar için hem cezaevinde bulunanlar hem dağ takımında bulunanlar için kapsamlı bir af çıkarılmasıdır” dedi. PKK’nın başı Abdullah Öcalan, yakalanıp Türkiye’ye getirildikten sonra tabiri alınmıştı.
Öcalan, 22 Mart 1999’da periyodun Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcısı Cevdet Volkan’a mektup yazdı, “Ek tabir vermek istiyorum” dedi. 3 Nisan 1999’da İmralı’ya giden Başsavcı Cevdet Volkan ile Savcı Talat Şalk’a, devlete yardımcı olmak istediğini belirten Öcalan tabirinde isteğini şöyle ortaya koymuştu:
“Amacım, ülkemizi ve devletimizi daha da güçlendirmek ve yardımcı olmaktır. Ferdî hiçbir beklentim yoktur. İmkanlar tanındığında gerekli bilgiyi verip, örgütü yasal çizgiye çekmeye hazırım. Bu mevzuda devletimizin üzerine düşeni yapması gerekir. Devletin üzerine düşen iç barışı sağlayabilmek için gerekli olan yasal düzenlemeler yapmaktır. Bunların başında af yasası, dağda ve cezaevinde olanlar için onların topluma karışmalarını sağlayacak bir af yasası gelir. Ben bu hususta üzerime düşen her türlü katkıda bulunmaya hazırım.”
Günümüzde Suriye’de YPG/PKK iç içe. ABD, YPG’yi “Terör örgütü listesinden çıkarmak” istiyor. PKK’lıların Irak’a gönderilmesi de gündemde. Bu olur mu, önümüzdeki devirde bu mevzular daha sık konuşulacak…